4 Nisan 2009 Cumartesi

Karalahana Diblesi

Yazan Bal küpü zaman: 07:40
karalahana dible.2

Bursa'da yaşarken eski bir mahallede oturduğumuz için herkes şehrin yerlisiydi. Hiç farklı şehirlerden tanıdıklarımız yoktu. Zaten göçmen olduğumuz için {gerçi aile çoook eskiden Bursa'ya gelmiş} mahallemizde hep akraba, tanıdık vs vardı.

Fakat evlenip şehir dışına çıkınca farklı kültürlerden insanlarla tanışma imkanım oldu. Şimdi oturduğum evde de, daha önceki evimde de yoğunlukla Karadenizli komşularım oldu. Dibleyi onlardan öğrendim. Çok severek yapıyorum. Özellikle kışın sebze yoksunluğunda çok iyi bir alternatif. Gerçi orjinali nasıl bilmiyorum ama biraz farklılaştırdım sanırım. Mutlaka deneyin derim.

2 su bardağı pirinci biraz tuzla ılık suda ıslattım.

Karalahanaların bir demetini alıp haşladım.

Daha sonra ince ince doğradım. Tencerede biraz sıvıyağ biraz tereyağla yemeklik doğradığım 2 kuru soğanı kavurdum. Karalahanaları ilave edip biraz kavurdum.

İçine küp küp doğradığım sucukları ekledim. Üzerine domates ve biber salçası ekleyip kavurmaya devam ettim. Acı sevenler pul biber ekleyebilir. ya da farklı baharatlar ;)

Daha sonra üzerine 3 su bardağı su ekleyip kaynadığında ıslattığım pirinçleri süzüp, kaynayan suya ekledim. Suyunu çektiğinde demlenmeye bıraktım.

İkindi çaylarında çok güzel bir alternatif. Çocuklar çok sevdiler. Kıymayla da yapılıyor sanırım. Böyle de çok güzel oldu.

Acaba bu diblenin ıspanaklısı filan da olur mu??? Yazın taze fasülyelisini yapıyorum ama farklı sebzeleri bilmiyorum, denemeye değer bence :))

20 yorum:

Esra'nın Mutfağı on 4 Nisan 2009 08:19 dedi ki...

Çok güzel olmuş, Sıradan tariflerden çok çok farklı ellerine sağlık:)

3prenses on 4 Nisan 2009 09:41 dedi ki...

ellerine sağlık.bunu hiç yapmadım.duydum ama denemedim.

frambuazlı ruh pastasıyım on 4 Nisan 2009 09:56 dedi ki...

karalahana pişerken kokar diye birşey kalmiş aklımda, cocuklugumdan. ben de dolmasını severim mmmm harika olur :)

kubra zeynep kara on 4 Nisan 2009 10:01 dedi ki...

görüntüsü çok güzelmiş.iç pilavı gibi duruyor.
bu tarifi mor lahana ile yapsak rengi lila gibi olurmu acaba:))
lilayı çok severimde.ellerinize sağlık

Paşa on 4 Nisan 2009 12:52 dedi ki...

harika görünüyor ellerine sağlık benimde yan ve üst komşum giresunlu onlarda dible yapıyorlar..bayılıyorum..fasulye dibleside güzel ah birde turşu kavurmaları yokmu:) ay ağzım sulandı:(((

GeCe on 4 Nisan 2009 20:43 dedi ki...

süper süper hiç bilmiyordum muhakkak deneyeceğim

Hamarat hanım on 4 Nisan 2009 21:31 dedi ki...

Merhaba
Bir Giresunlu olarak tarifin çok ilginç geldi:) Anneannem bu tarifi görse ne derdi acaba:))))))))))
Biz bayağı farklı yapıyoruz bu dibleyi. Beyaz lahana, mendek,pırasa ve fasülyenin de diblesi yapılır bildiğim kadarıyla. Bizde sucuk , kıyma değilde, kavurma ve iç yağı konulur isteğe göre. En güzeli tereyağıyla olan bence.
Bulgur ve darı yarmasıyla da yapılır. Yani Giresunlu'da dible(e sesi uzatılarak söylenir) tarifi bitmezzz.
Afiyet olsun.

tasarım mekani on 4 Nisan 2009 21:36 dedi ki...

tam karadenizli kizi oldugum icin dible yi de iyi bilirim ve cok severim. Kahvaltilarda bile yerim yani:))) sadece bizimkinde pirinc daha az lahana daha fazla oluyor... ohh birde yanina fasulye tursu kavurmasi.. tamamdir is. Sevgiler, medinem

♥ŞANSLI♥ on 4 Nisan 2009 22:15 dedi ki...

Karadenizliyim karalahana diblisi yapıyoruz.Seninkide çok güzel görünüyor .Ellerine sağlık!Olsada yesek..
İyi geceler.

Bal küpü on 4 Nisan 2009 22:53 dedi ki...

Karalahana haşlanırken kötü bir kokusu var ama baharatlar ve sucuk onu yok ediyor :)

Kübra, mor lahanayla da denenebilir gerçekten:)

Sevgili Hamarat hanım, Samsun'lu bir komşumdan öğrendim, o karalahana kavurması diyordu ve sucuk değil kıymayla yapmıştı. Bana kavurmadan çok dible gibi geldiği için böyle isimlendirdim :)) Neyse adı farklı olabilir tabi, sucuklu karalahana kavurması vs... Bu arada beyaz lahana ve pırasalısını hiç yemedim denemeli :)) Mendek ne bu arada?

Ayca Karaoglan on 5 Nisan 2009 20:29 dedi ki...

hiç duymamıştım. çok farklı bir tarif. acaba bulgurla nasıl olur :) denenebilir :)

bahar on 5 Nisan 2009 21:51 dedi ki...

Merhabalar, “hediyeleşme” üzerine güzel bir etkinliğimiz var, katılmanızı arzu ederim. Ayrıntılar sayfamda, sevgiler.

DuruButik on 5 Nisan 2009 23:24 dedi ki...

Ankara'da yaşıyorum ama bir Trabzon'lu olarak sık sık karalahana tüketiriz.sarmasından, çorbasına ve yemeğine kadar pek çok çeşidini yapar annem. dibleye bayılırım hele:)
sizinki de nefis görünüyor.
sevgiler..

Primarima on 6 Nisan 2009 00:39 dedi ki...

sevmem ama fotograf 10 puan.

Adsız dedi ki...

annem karadenizlidir, bizim evde sık sık pişer ve bende çok severim.Bunun birde patlıcanlısı oluyor kesinlikle denemelisin şahanedir...

Hayal Arkadaşlarım on 6 Nisan 2009 10:25 dedi ki...

Çok severim böyle farklı lezzetleri.

Haşlamak, tekrar kavurmak falan biraz zaman alıcı gibi ama en kısa sürede denenmek üzere tarif defterine eklendi.

Hamarat hanım on 6 Nisan 2009 12:11 dedi ki...

Sevgili Bal Küpü, mendek yabani yetişen bir ot çeşidi. Kendine has bir kokusu var. Kurutulup kışın pirinçle çorbası da yapılıyor. karalahanın çok değişik yemekleri var. Özellikle yüksek köylerde çok değişik ot yemekleri yapılıyor.

Unknown on 6 Nisan 2009 16:51 dedi ki...

Sebzeli pilav yapıyorum ama bu şekilde denemmiştim,deniycem,ellerine sağlık.

dantelistan on 6 Nisan 2009 17:35 dedi ki...

dible ne anlama geliyor bilmiyorum ama ıspanaklada olur bence ellerine sağlık

ACIBADEM KURABiYESi on 24 Nisan 2009 16:06 dedi ki...

Ne yalan söyleyeyim ne kokusunu ne tadını sevdim, hayatımda 1 kere pişirdim. Ama fotoğrafta süper görünüyor. Buzlukta kalan kısmı doğranmış bekliyor, fotoğrafın hatırına böyle pişiriceğim:)

 

BalKüpü Copyright © 2009 Baby Shop is Designed by Ipietoon Sponsored by Emocutez