27 Ağustos 2009 Perşembe

Çarşı Pazar Gül

Yazan Bal küpü zaman: 10:50 7 yorum

www_yeniresim_com_-_Gl_Resimler


Seyrimde bir şehre vardım
Gördüm sarayı güldür gül


Gül alırlar gül satarlar
Gülden terazi tutarlar


Gülü gül ile tartarlar
Çarşı pazarı güldür gül

Bir Ramazan ayı daha geldi . Oruç güzel ama yalnızca maddi yönü değil manevi yönüyle oruc daha bir güzel.

Rahmetle, fakirlere merhametle, dertlere tevekkülle, kırıcı sözlere tebessümle, ticarette gülden terazi kuracak kadar adaletle mukabele etmek ne güzel...

Tüm şehirler, köyler, caddeler, sokaklarda gül alıp gül satanları görmek ne güzel...

Herkesin Ramazan'ı mübarek olsun :)

17 Ağustos 2009 Pazartesi

Bir Dağın Eteğine Sığınmak

Yazan Bal küpü zaman: 10:56 5 yorum

Bursa notlarımla başlamak istedim tatil yazıma. Bir şehir ki hafızasında birikmiş binlerce ses, iç içe geçmiş yüzyıllar boyu açılmayı beklemiş bir sürü yaşanmışlık karşılıyor sizi. Hangisinden başlayacağını bilemez insan ama ben şimdi Muradiye külliyesini anlatmaya çalışacağım.

muradiye2

Külliye Uludağ'ın eteklerinde olup, ismini Fatih'in babası II. Murat'tan alır. Kubbeler ve selvi ağaçları ile bezeli bir mekandır Muradiye külliyesi.

muradiye

Bursa ovasına baktığınızda varlığıyla içinizi burkan bir görüntüsü vardır. O sessiz, dingin ve zamana karşı direnen duruşuyla insanı etkiler.

eski muradiye

Beton yığınları arasında zorlukla seçersiniz. Muradiye ve Bursa ovasının resimlerini görüyorsunuz. İki ayrı zamana ait. Maalesef plansız şehircilik anlayışımız yeşil Bursa'yı da beton yığınlarına boğmuş görüldüğü gibi :(

muradiye15

2.Murad İstanbul'u alma gayesiyle yaşamıştır. Fakat Hacı Bayram-ı Veli'nin -Siz değil Sultanım İstanbul'un fethi şu beşikteki çocukla, şu köse Akşemseddin'e müyesser olacaktır sözünden sonra 14 yaşına gelen Fatih'e tahtını tacını gönüllü bırakıp, inzivaya çekilen tek padişah olacaktır.

muradiye13

Tanpınar'ın 'Muradiye sabrın acı meyvesi' derken bahsettiği yoksa bu mudur? Zaferi göremeden hayatını kaybeder Sultan Murat...Ve fetih oğlu Mehmet'e nasip olur.

muradiye3


muradiye 5

Türbesinde ilk göze çarpan sadeliktir. Vasiyeti üzerine türbesinin üzeri kapatılmamış, toprak olarak kalmıştır.

muradiye12

Üzerindeki kubbenin ortasında da bir delik vardır. Yağmur suları buradan toprağa değer. Böyle istemiştir, gökyüzüne açılır mezarı.

muradiye7

Türbenin çıkışında dev bir çınarın yıkılmış olduğunu gördük.

muradiye9

Söylenene göre Osmanlı imparatorluğu yıkıldığı zaman devrilmiş onunla yaşıt koca çınar. Şimdi yerine yenisi ekilmiş.

muradiye10

Bu türbe dikkatimizi çekti. Etrafında duvar yoktu ve diğer türbelerden farklıydı.

muradiye8

Meğer Fatih Sultan Mehmet'i doğurtan ebenin türbesiymiş. Oğlu doğduğu zaman padişah, ne dilersen senin olur demiş. O da kabrim sizin ailenizle bir arada bulunsun yalnızca onu isterim, başka bir şey istemem deyince, mezarı külliyenin içinde yer almış. Karıştırılmasın diye daha farklı yapılmış.

Bursa'nın en derin semtindeki külliyenin etrafındaki tarihi evler yolculuğunuzda size eşlik eder.Bu güzel mekanın karşısında bir Eski Bursa evi müzesi ve bir Osmanlı halk kıyafetleri ve takı müzesi' de var.

muradiye6

Kurucusu Esat Uluumay 40 yıl boyunca köyleri gezerek kolleksiyonunu oluşturmuş. Köy köy gezip çeyiz sandıklarını açtırmış. Yöre yöre güzel bir koleksiyon oluşturmuş. Bir zaman tüneli gibi. O dönem gözlerinizin önünde canlanıyor. Renk renk oldu Bursa sokakları sanki.

uluumay_kayafet

Yalnız insanın eşya kadar kıymeti yok. Kimler kullanmış, kimler emek etmiş, özen göstermiş günümüze dek gelmiş hayret ediyorsunuz.

Restorasyonunu yapan mimarla yeşillikler içinde bir bahçede güzel bir sohbet yapma imkanı bulduk ve zaman o kadar hızla aktı ki, maalesef Bursa evi gezimiz başka bir zamana kaldı.

Not: Devamı gelecek...

12 Ağustos 2009 Çarşamba

Yazdım işte !

Yazan Bal küpü zaman: 14:39 5 yorum

Uzun bir ara verince yazmaya başlamak zor oluyormuş anladım :) Tatilimiz bitti. Evimize döndük çok şükür. Tatilde yazarım bir şeyler diyordum, resim eklerim filan :) ama fırsat olmadı. Kendimi zamanın akışına bıraktım sadece.

Dinlendim sayılır, bol bol gezdim çünkü :) Tarih dolu bir tatil oldu. Ayrıntılara dikkat verdiğim, öğrendiğim, başka zamanlara gidip geldiğim...

Öncelikle doğup büyüdüğüm şehrin {Bursa} tarihinin sayfalarını çevirdim. Üzerlerindeki tozu bir üfleyişte temizledim. İçindeki sayfaları açtıkca hayret ettim.

Tam bu esnada Elif Şafak'ın Aşk romanı elime geçti. Benim tarihi yolculuğuma eşlik etti. Bir çırpıda bitirdim. Ama bitmedi... Okuduktan çok sonraları bile bana arkadaşlık etti.

Daha sonra yaşadığım şehrin{İstanbul} sayfalarını araladım. Sonu gelmez bir deryaydı sanki. Yol aldım sandım ama yollar uzadı. Velhasıl hepsi bir noktada birleşti.

'Kim demiş tarih keyifli değildir diye ! Tarihin güzellikleri ayrıntılarındadır' Bildiğimiz donuk ve soğuk tarihi bilgiler ara sokaklarda renkleniyor, şekilleniyor, canlanıyor sanki.

O yüzden kısa sürede toplayabildiklerimi aktaracağım bu sayfalara, inşallah tabi :)) Neyse başlayınca oluyormuş, yazdım işte...
 

BalKüpü Copyright © 2009 Baby Shop is Designed by Ipietoon Sponsored by Emocutez